Bay Lovano, bu söyleşiyi yapma fırsatından dolayı öncelikle size teşekkür ederek başlıyayım ve müziğinize-müzisyenliğinize olan hayranlığımı da hemen ekleyeyim, sizi yeniden İstanbul’da izlemek bizim için büyük bir zevk olacak.

Bende yeniden İstanbul’a döndüğüm için çok mutluyum.

Geçen gün YouTube’da bir videonuzu izliyordum, siz, Michael Brecker ve diğerleri hepiniz Birdland’de çalıyordunuz, yıl sanırım 1999, hatta bu videoyu Cazkolik’te de yayınladık, merak ettiğim şey Brecker, Liebman ve sizin birlikte sadece bir albümünüz var, "Gathering Of Spirits"...

 Evet, "Gathering of Spirits", Telarc firması için kaydetmiştik, o albüm bizim gibi birlikte müzik yapan müzisyenler için çok güzel bir kayıttır, çok önemli bir tecrübeydi...

Peki niye sadece tek bir albüm kaydettiniz? (Bu sorumun nedeni 2007 yılında ölen Brecker’dır, keşke tek bir albümde kalmasaydınız diye kendisine de belirttim)

Evet, haklısın, biz grup olarak 1997 yılında bir araya geldik, hepimizin çok yoğun konser, albüm, kayıt ve turne programları vardı, maalesef programlarımız elvermedi, ardından zaten Brecker hastalandı bildiğin gibi bir süre sonra da hastalığı yüzünden böylesi şeyleri fazla yapamaz duruma gelmişti, sonradan da bildiğin gibi Ravi katıldı gruba...

"Gathering of Spirits"te "Peace on Earth", "India" gibi John Coltrane baladları da vardı, Saxophone Summit olarak yola çıkışınızda Coltrane’in özel bir etkisi olduğunu biliyorum...

Kesinlikle, o albümdeki repertuvarın ruhunda Coltrane’in çok önemli bir rolü vardır, biliyorsun, bizzat Coltrane’in kendisi "Peace on Earth" gibi parçaları çok az çalabilmiştir. Grubu oluştururken aradığımız parçaların ruhunu bu kayıtlarda bulduk ve bu turneye çıkarken de Coltrane’in "Meditations" kayıtlarına yeniden odaklanmayı tercih ettik.

Peki o zaman, bana çok kısaca Saxophone Summit olarak nasıl bir araya geldiğinizden söz edebilir misiniz?

Biz hepimiz birbirimizi uzun yıllardır New York’tan tanıyoruz. Dave Liebman ve Michael Brecker zaten çocuklukları birlikte geçmiş iki New York’ludur, ben daha sonra geldim.

İlk konseriniz Tokyo’da olmuştu sanırım?

Evet, ilk konser Tokyo’da olmuştu ama maalesef ben bir tesadüf eseri olarak o konserde bulunamadım, fakat New York’daki evimden telefonda çalarak katıldım o konsere biliyor musun? Tekrar başa dönersem, Liebman ve Brecker dediğim gibi New York’ta birlikte büyüyen iki arkadaştılar, altmışların sonları, yetmişlerin başları, o dönemler. Ben ise New York’a 1976 yılında taşındım ve taşındıktan itibaren birlikte çalmaya başladık. Beraber bir çeşit grup gibiydik.

Üçünüzde tenor saksofon çaldığınız için aklıma şu soru geliyor, caz müziğinin geleneğinde "saxophone battles" denen geleneğin caz müzisyenlerini etkilediğini biliyoruz ama siz de bu yok!

O farklı bir tür müzik, biz daha çok birlikte, beraber bir grubu oluşturuyoruz, saksafon ’battles’ Gene Ammons, Sonny Stitt, Dexter Gordon, Illinois Jacquet, Flip Phillips gibi müzisyenlerin dünyasıydı, bunların hepsi farklı müzisyenlerdi, farklı formda müzik yaparlardı, müziklerinin içinde blues vardı ve birbirlerini elbette çok iyi tanırlardı. O çeşit bir müzik bizim konseptimiz değil, bizim konseptimiz birlikte, beraber çalarak seslerden oluşan bir kolaj yaratmak. Fakat biliyor musun ben bu saksofon ’battles’ dünyasının içinde büyüdüm çünkü benim babamda saksofon çalardı, babam Gene Ammons, Illinois Jacquet, Lester Young tarzı çalardı, bu yüzden çok küçük yaşlarımdan itibaren bu tarz müziğin içinde büyüdüm. Bu bebop dünyasıdır, gerçek bir saksofon dilidir! Bu dili öğrendim ama tarzım sayılmaz.

İstanbul’da ki son konserinizi hatırlıyorum, bir önceki kaydınız "Folk Art" üzerineydi...

Evet, son beşlimle birlikte...

Esperanza Spalding filan...

 Şimdi yine beraber bir albüm daha kaydediyoruz.

Aynı ekip mi? Harika bir haber!

Ocakta çıkaracağız sanırım. Adı da "Bird Songs" olacak, Charlie Parker’ın bestelerini çaldık. Benim kendi beşlim için yaptığım yeni düzenlemelerden oluşan bir kayıt bu!

Tüm parçalar Charlie Parker’ın mı?

 Evet, hepsi Parker’ın besteleri. "Bird Songs", Blue Note Records’tan çıkarıyoruz.

Bize müthiş bir haber verdiniz, bunu hemen duyuralım. Peki, son İstanbul konserinizdeki Türk dinleyicisini nasıl hatırlıyorsunuz?

 Elbette hatırlıyorum. Oldukça etkileyici bir dinleyici, bu grubumla birlikte çalmak benim için hep çok özel olmuştur, birlikte iyi bir şey yakalayabiliyoruz ve ayrıca İstanbul’da çalmaktan da her zaman hoşlanmışımdır, iyi bir dinleyicisi var ve yeni müziğe karşı açıklar, kucaklayıcılar.

Daha önce Saxophone Summit olarak İstanbul’a gelmiştiniz ama?

Evet, orada daha önce Michael Brecker ile beraber çaldık hatta birlikte Taksim meydanına gitmiştik...

İkibinlerin başları?

 2003-2004 yanlış hatırlamıyorsam... Liebman, Brecker ve ben bir dolu enstrüman aldık, flüt gibi şeylerdi.

Sonradan Ravi Coltrane ile birlikte yeniden toplandınız ve "Seraphic Light"ı kaydettiniz? Peki bizi yeni bir albüm bekliyor mu?

Son dediğinizi anlayamadım?

Saxophone Summit olarak bizi yeni bir albüm bekliyor mu?

Anladım, Şubatta bir albüm kaydetmeyi planlıyoruz.

Şubat’ta, yine harika bir haber daha!!!

 Evet, New York’ta yapacağız kayıtları. Şimdi turnedeyiz, biter bitmez kayıtlara başlayacağız. Son olarak New York’ta Birdland’de bir hafta birlikte çalıp ardından kayıtlara geçeceğiz. Bu yeni albümün müziklerinin hepsi orijinal kayıtlar olacak, yaptığımız besteler var onları çalacağız.