Moda-Kadıköy aksına son zamanlarda Yeldeğirmeni semtinin de dahil olmasıyla Haydarpaşa`dan Fenerbahçe Burnu`na kadar boğaza paralel Kadıköy cephesi olduğu gibi sanat ve kültürel aktivitenin cazibe merkezine dönüşüyor. Semtin geçmişi, tarihi dokusu, mirası ve hayatın akışı biraz da bunu zorunlu kılıyor.

Bu cümleyi yazmamıza neden olan yeni gelişme Şubat ayında, ayın 18 ile 28 tarihleri arası Kadıköy`ün önde gelen müzik mekanları Nazım Hikmet Kültür Merkezi, Kargart, Kadıköy Sahne, Livingroom ve Gitar Café`nin ortak bir "Caz Günleri" düzenleyecek olması. Aslında, Caz Günleri yeni değil, bu yıl altıncısı düzenlenecek ama araya uzun bir boşluk girdi. Bir önceki "5. Kadıköy Caz Günleri" 2009 yılının Aralık ayında düzenlenmişti.

"6. Kadıköy Caz Günleri" hakkında kendi internet sitesinden açıklama yapan Nazım Hikmet Kültür Merkezi "Memleketimizde hızla artan genç cazcı kuşağı ile birlikte, bir süredir ara verdiğimiz Kadıköy Caz Günleri`ni, dostlarımızın dayanışmasıyla daha güçlü ve yaygın şekilde tekrar aydınlığın dostlarıyla buluşturuyoruz" diyor ve ekliyor; "Konuşabilen, birbirinin gözüne bakabilen, çok uzaklarda olan biteni dert edinebilen, kendinden başkalarına da sorumluluk duyabilen yeni insanın buluşması Kadıköy Caz Günleri."

6. Kadıköy Caz Günleri on gün boyunca içinde panellerinde olduğu 17 etkinlikte yaklaşık 40 müzisyen ve katılımcıyı ağırlayacak.

6. Kadıköy Caz Günleri Programı:

Holy Ghost

Tarih: 18 Şubat Perşembe Saat: 20:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu  Müzisyenler: Şevket Akıncı (el. g), Murat Taner (d. bass), Ruben Tenenbaum (keman), Volkan Terzioğlu (ts), Özün Usta (d).

Holy Ghost, 2015 yılında bir araya gelmiş ve salt Ayler müziğini icra etmek üzere toplanmış bir grup. Yıllarca farklı gruplarda özgür caz ve özgür doğaçlama çalan müzisyenlerden oluşan topluluk, bir araya gelme gerekçesini, “Ayler’in müziği sonsuz bir hazine gibi, dinledikçe ve çaldıkça çok daha derinine inebiliyorsunuz, hayatımıza esin katan bu insanı anmadan edemeyecektik. Bu bir teşekkür grubu, bu denli güzel bir müziği bizlere vererek, hayatımızı daha yaşanabilir kılan insana minnetimizin ifadesi. Ayler’in müziği günümüzde yaşanan onursuzlukların, sömürünün beline kazmanın vurulmasıdır, gericiliğe karşı durmanın bayraktarlığıdır.” cüleleriyle açıklıyor.

Samba Nova

Tarih: 19 Şubat Cuma Saat: 20:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu  Müzisyenler: Sibel Köse (v), Dave Allen (g), Matt Hall (d. bass)

Samba Nova projesinde vokalist Sibel Köse, gitarda Dave Allen ve basta Matt Hall ile buluşuyor. New York’lu müzik eleştirmenlerinin modern caz gitara kendine özgü yaklaşımıyla öne çıktığını vurguladığı müzisyen ve besteci Dave Allen’ın düzenlemeleri üçlünün seslendirdiği caz standartları ve Brezilya müziğinden örneklere yeni bir soluk kazandırıyor. Gelişmiş ritmik ve armonik öğeleri biraraya getiren bu düzenlemelerde bilinen melodiler yeni bir anlayışla sunulacak.

Tamer Temel, Eylül Biçer, Deniz Dündar

Tarih: 20 Şubat Cumartesi Saat: 21:00 Yer: Gitar Café  Müzisyenler: Tamer Temel (ts, ss), Eylül Biçer (g), Deniz Dündar (d)

Repertuvarında kendi kompozisyonları haricinde benzer formatta müzik yapan besteci ve müzisyenlerin müziklerine de yer veren grup orijinal bestelerin yanında Bill Frisel, Wayne Shorter, Lennie Tristano gibi farklı yaklaşımlardan da örnekler sunacak. Üçlü, trio formatının tanıdığı özgürlük alanını mümkün olduğu kadar kolektif bir şekilde geliştirmeye çalışmaktadır.

Caz Dünyamızdan Dinletili Sohbetler

Tarih: 21 Şubat Pazar Saat: 15:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu - ÜCRETSİZDİR

Panelistler: Murat Beşer (Cumhuriyet Gazetesi), Feridun Ertaşkan (Cazkolik.com), Burak Sülünbaz (Cazkolik.com)

Caz ve müzik yazarı Murat Beşer`in yönetiminde panelistler son dönemin caz ortamı ve caz üzerine gelişen yayıncılık hakkında özel bir dinletili sohbet gerçekleştirecek.

Özgür Caz Paneli

Tarih: 21 Şubat Pazar Saat: 18:00 Yer: Gitar Café - ÜCRETSİZDİR Panelistler: Yaprak Melike Uyar, Volkan Terzioğlu, Şevket Akıncı.

Amerika’da 1960’ların kendine özgü politik ve kültürel ortamında, tüm caz geleneklerine karşı çıkan, solist-eşikli rollerini yerle bir eden, ritmik, melodik ve formsal kalıpları yıkan bir müzik akımı ortaya çıktı. Özgür caz ya da avant-garde caz olarak adlandırılan bu akım, caz tarihini geri dönülemez bir biçimde dönüştürecekti. Panelde gitarist, besteci, doğaçlamacı, caz eğitmeni Şevket Akıncı; etnomüzikolog, müzik yazarı Yaprak Melike Uyar; doğaçlamacı Volkan Terzioğlu caz müziğinin kökenlerine, doğaçlamanın cazdaki önemine değiniyor ve en özelinde özgür cazı kültürel, tarihi, politik ve müzikal bağlamlarda yorumlacaklar.

Eylül Biçer Trio

Tarih: 21 Şubat Pazar Saat: 21:00 Yer: Kargart Müzisyenler: Eylül Biçer (g), Volkan Topakoğlu (b), Erdem Göymen (d).

Yıldız Teknik Üniversitesi Müzik Toplulukları programından mezun olan Eylül Biçer kendi grubu ve çeşitli gruplar ile yurtiçi ve yurtdışında düzenli olarak konserler verip, albümler kaydetti. Bir çok festivale katılan gitarist, Kenny Wollesen, Manuel Dunkel, Alex Harding, Matthias Pichler, Dave Allen gibi önemli müzisyenle de aynı sahneyi paylaşma fırsatı buldu. Volkan Topakoğlu ve Erdem Göymen ile birlikte oluşturduğu Eylül Biçer Trio, müzisyenin bestelerine özgür bir yaklaşımı sahneye taşıyacak.

The Cold Vibes

Tarih: 22 Şubat Pazartesi Saat: 20:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu Müzisyenler: Öğünç Poyraz (t), Can Tutuğ (vib), Yalın Doğu Şahin (g), Bahadır Çokamay ?, Asal Altay (d. bass), Uğurcan Mamuzlu (d).

Vibrafonist Can Tutuğ ve gitarist Yalın Doğu Şahin tarafından 2013 yılında kurulan, kontrbasçı Asal Altay, baterist Uğurcan Mamuzlu, trompetçi Öğünç Poyraz’ın eklenmesiyle aktif olarak caz icra eden The Cold Vibes, kurulduğu günden bu yana repertuvarında 1950′ler ve 1960′lardaki caz standartlarının yeniden seslendirmesiyle caza bağlılığını ifade etmektedir. Ülkemizde cazı hem olduğundan ödün vermeden, hem de yenilik katarak seslendiren; 2015 yılında İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın Genç Caz yarışmasını kazanan ve 22. Uluslararası İstanbul Caz Festivali’nde Parklarda Caz isimli etkinlikte sahne alan gruplardan biri olan; Nardis Jazz Club, Living Room ve 60 M2 gibi İstanbulun seçkin caz kulüplerinde düzenli sahne alan The Cold Vibes, repertuvarına her geçen gün yeni caz eserlerini eklerken bir yandan da ikamet ettiği Trakya’da bölgenin caza ilgisini düzenlediği konserlerle arttırmaktadır.

Şirin Soysal Kurt Weill Söylüyor

Tarih: 23 Şubat Salı Saat: 20:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu Müzisyenler: Şirin Soysal (v), Adem Gülşen (p), Barış Ertürk (ts), Siney Yılmaz (ss), Baran Say (d. bass), Erdem Göymen (d).

Şirin Soysal 1980’de Viyana’da doğdu. Trinity College Dublin’de tiyatro bölümünü bitirdi, sinema üzerine yüksek lisans yaptı. Şirin Soysal’ın ilk albümü ‘Bir Şeyler Var’ 2011’de çıktı. Bu albüm ona ‘dişi Tom Waits’ ünvanını kazandırdı. Ancak gönderme yapılan tek sanatçı Waits olmadı; müzik yazarı Murat Beşer’in deyimiyle, ”Edith Piaf, Billie Holiday, Marlene Dietrich ve Ute Lemper’in başrollerini paylaştığı bir dramın soundtrack’i gibi” idi bu albüm. Şirin Soysal’ın ikinci albümü 2013’te çıktı. ‘Ziyaret’ adlı albüm sanatçıyı alternatif Türk müziğinde önemli bir yere oturttu. Üçüncü albümü ‘Mutlu Melankolik’ ise raflardaki yerini 2016’nın Şubat ayında aldı. 2013’te Washington D.C.’de yapılan Ertegün Jazz Series’de sahne alan ilk Türk sanatçı olan Şirin Soysal, Türkiye’de İstanbul, Ankara ve Akbank Caz Festivalleri’nde yer aldı. İlk albümünü takiben Kurt Weill parçalarını yorumlamaya başlayan ve tiyatro yazarı Robert Schild’in deyimiyle, ”Türkiye’de Zeliha Berksoy’dan bu yana ve kırk yıl sonra, Weill bestelerini Almanca olarak yorumlayan ilk Türk sanatçı” oldu.

Ayşe Tütüncü & Emre Karabulut Dörtlüsü

Tarih: 24 Şubat Çarşamba Saat: 20:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu Müzisyenler: Ayşe Tütüncü (p), Emre Karabulut (el. g), Ekin Bilgin (d. bass), Hakan Kılıçlıoğlu (d).

Piyano ve elektrogitar gibi benzer işlevli iki enstrümanı birbirinin ayağına basmadan çalmak müzisyenler için ince ve zevkli bir iştir. Bu birlikteliğe dayanan ses bileşimiyle grup, repertuvarında John Scofield, Pat Metheny, Michel Petruccian gibi ustaların eserlerine yer verirken aynı zamanda da kendi bestelerini seslendiriyor. Ağırlıklı olarak Ayşe Tütüncü’nün eski ve yeni bestelerinin, "Panayır" albümünden bildiğimiz "Girit’e Mektup", "Bir Şehrin Hikayesi"nin yanısıra Emre Karabulut’un iki bestesi de grup tarafından yorumlanacak.

Dolunay Obruk

Tarih: 25 Şubat Perşembe Saat: 21:00 Yer: Kadıköy Sahne
Dolunay Obruk müzisyenliği, söz yazarlığı ve yorumculuğunun yanısıra, oyunculuğu, başarılı grafik tasarımcılığı ve yazarlığı ile çok yönlü bir sanatçı. 2004’ten bu yana yurtiçi ve yurtdışında çeşitli organizasyonlarda, kendisine ait bestelerin yanısıra, caz standartlarını özgün biçimde yorumlayan Obruk, repertuvarına sevilen türküleri de katarak ülkemizi, kültürümüzü ve müziğimizi tüm dünyaya tanıtmaya devam ediyor. Dolunay Obruk’un NTV’de jenerik müziği olarak kullanılan ve klibi Kral TV dahil birçok müzik kanalında yeralmış, single CD olarak satışa çıkmış şarkısı “İstanbul Kafası” büyük beğeni toplamıştır. Dolunay Obruk’un hazırlayıp sunduğu Caz Kafası şarkısı International Jazz Day 2015’in resmi bir şarkısı olmuştur. Sanatçı konserlerin yanısıra, Bizbize oluşumda aktif olarak tiyatro skeç oyunculuğu yapmaktadır.

Başak Yavuz Septet

Tarih: 26 Şubat Cuma Saat: 21:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu Müzisyenler: Başak Yavuz (v), Serhan Erkol (ss), Barış Ertürk (ts), Cansun Küçüktürk (g, k), Adem Gülşen (kyb), Alper Yılmaz (b), Erdem Göymen (d).

Müziğe ilkokulda başlayan, orta ve lise gruplarında piyano, gitar çalıp şarkı söyleyerek devam eden Başak Yavuz, ilk şarkılarını o zamandan yazıp seslendirmeye başladı. Mimarlık eğitiminden sonra Sibel Köse’nin caz vokal atölyesine katıldı. 2008 yılında Nardis Caz Vokal yarışmasını kazandı ve Randy Esen’in desteğiyle kariyerini değiştirip müzik okumak amacıyla New York’a taşındı. 2012 yazında Manhattan School of Music’den “Master of Music” derecesiyle mezun olduktan sonra David Liebman ve Peter Eldridge’in de içinde bulunduğu kalabalık bir ekiple birlikte ilk albümünü New York’ta kaydetti. “Things” isimli albüm. Türkiye, ABD, Kanada ve Avrupa’da sahne alan Başak Yavuz, Bahçeşehir Üniversitesi’nde caz vokal ve ensemble, Bilgi Üniversitesi’nde şarkı yazımı dersleri vermekte, aynı zamanda Açık Radyo’da “Dünyanın Cazı” ve “Bi’ Şarkım Var” isimli programları hazırlayıp sunmaktadır. 2015 itibariyle Grammy ödülleri jüri üyesidir.

Yürüyen Merdiven feat. Ülkü Aybala Sunat

Tarih: 27 Şubat Cumartesi Saat: 21:00 Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi Ruhi Su Salonu Müzisyenler: Ülkü Aybala Sunat (v),  Yiğit Özatalay (p), Mustafa Kemal Demirel (d).

Mustafa Kemal Emirel ile Yiğit Özatalay’ı birbirine bağlayan hem derin bir dostluk; hem de on yılı aşkın müzikal bir yolculuk ve bu yolculuğun ürünü olan Yürüyen Merdiven kendi bestelerini çalan bir davul-piyano ikilisi olarak 2014 yılında dünyaya geldi. Mekanik bir yürüyen merdiven değil, iki bacaklı bir organizma bu; ayakta durabilmesi, dans edebilmesi için bu ikilinin dengeli ve müzikal birlikteliğine ihtiyaç duyar. Davulun melodik kişiliğiyle piyanoya, piyanonun perkasif kişiliğiyle davula yaklaşmasıyla oluşan bir denge. İki kişilik bu sohbette bas işlevli bir çalgının yokluğu bir yandan alışkanlıkları zorlarken diğer yandan kalıplardan uzaklaştırır, müziği açan ve özgürleştiren bir etken olabilir. Yürüyen Merdiven’e bu konserinde caz vokalisti Ülkü Aybala Sunat eşlik edecek. Sunat, İzmir’de doğdu, 2000 yılında Konya Selçuk Üniversitesi Spor Akademisi’nden mezun olduktan sonra Konya’da çeşitli mekanlarda şarkı söylemeye başladı ve aynı zamanda Konya Musiki Derneği’nde Klasik Türk Müziği Konserleri’nde solist ve korist olarak yer aldı. ’S5’ adlı grubu ile Konya’da ve ODTÜ’de konserler verdi. 2007 Nardis Jazz Vokal yarışmasında Nardis özel ödülü ve ‘Sibel Köse’ workshop ödülü kazandı. Projesi olan Jeff Buckley şarkılarının yanı sıra halen İstanbul’da ve çeşitli illerde projeler ve konserlerde şarkı söylemektedir.

Neşet Ruacan Band

Tarih: 28 Şubat Pazar Saat: 22:00 Yer: Living Room Müzisyenler: Duygu Argın (v), Neşet Ruacan (g), Berker Şahin (b), Deniz Dündar (d).

İKSV Yaşam Boyu Başarı ödülü sahibi Neşet Ruacan, gitar çalmaya 10 yaşında başladı. Klasik gitarın ardından elektrik gitara geçti. Caz gitara ilgisi tüm kariyerine damga vurdu. İngiltere ve ABD’nin önde gelen okullarında caz kuramı ve caz gitar eğitimi aldı. Tüm dünyada birçok önemli sanatçıyla birlikte performanslar gerçekleştirdi ve yüzlerce albümde stüdyo gitarcısı ve caz müzisyeni olarak kayıt yaptı.